İmamoğlu kararı kısa süreİmamoğlu aday olur ve karar kesinleşirse ne olur?
Anayasa hukukçusu Doç. Dr. Tolga Şirin, Radyo Sputnik’te Atilla Güner’le Akşam Postası’na Ekrem İmamoğlu kararı ve sonrasındaki hukuki süreci anlattı. Şirin, “Sadece istinaf onayı yetmez. 2019’daki değişiklik nedeniyle Yargıtay onayı da gerekiyor. Ardından Anayasa Mahkemesi inisiyatif göstererek Yargıtay’dan hemen sonra bir karar verebilir. Geçmişte Mehmet Haberal başvurusunu AYM 4 günde sonuçlandırmıştı. Gürsel Yıldırım, İbrahim Ayan başvuruları 2 günde sonuçlanmıştı” dedi.
İşte Doç. Dr. Şirin’in açıklamalarından satırbaşları:
“Dünden beri bazı bilgi yanlışlıkları var. İlk başta, ceza mahkemesi kararının sadece istinafa tabii olduğu söylenmişti ama bu yanlış. 2019 yılında yapılan değişiklik gereğince bunun bir de Yargıtay aşaması oluyor ve daha sonra Anayasa Mahkemesi aşaması olacak. İstinaf ve Yargıtay aşamaları tamamlandığında eğer onanmış olur ise bu durumda İmamoğlu’nun aday olması söz konusu değil fakat o aşamada Anayasa Mahkemesi’nin hızlı karar verme olasılığı var. Geçmişte Mehmet Haberal başvurusunu AYM 4 günde sonuçlandırmıştı ve Gürsel Yıldırım, İbrahim Ayan başvurularını 2 günde sonuçlanmıştı. Anaysa Mahkemesi başkanı Zühtü Arslan, inisiyatif göstermesi durumunda Anayasa Mahkemesi, Yargıtay kararından hemen sonra bir karar verebilir. Bu da seçeneklerden bir tanesi.
Olağan koşullarda istinaf ve Yargıtay aşamaları olacak. Bunu dışında ayrıca bir aşama yok. 2015 yılında bir Anayasa Mahkemesi kararı vardı orada seçim ehliyeti ibaresini iptal etmişti. Burada önem taşıyan nokta her halükarda kararın kesinleşmesi gerektiği. Bu karar kesinleşmeden adaylığına engel olunması mümkün değil. Burada başka olasılıklar da var. Mesela kayyum ataması gibi bir şey burada da yapılabilir mi? ya da görevden uzaklaştırılabilir mi? şu anki vaka itibariyle bu bir terör suçu değil, bu görevle ilgili bir suç da değil. Belediye kanununda görevle ilgili suçların bulunması durumunda içişleri bakanlığına yetki veriyor fakat burada görevle ilgili bir suç yok. Kesinleşmeden ve yeni bir durum da ortaya çıkmadan görevden alınması ya da ya da görevden uzaklaştırılması söz konusu olamaz.
Kesinleşirse ne olur?
Kesinleşme aynı zamanda belediye başkanı seçilme yeterliliğini de etkileyen bir durum olduğu için bu durumda belediye başkanlığı düşür ama derhal olmuyor. İçişleri bakanı, Danıştay’a başvuruyor, Danıştay ayrıca bir karar veriyor ve buna ayrıca itiraz etmek de mümkün olabiliyor. Sonuç itibariyle düşürme yetkisi olabiliyor çünkü iki yıldan fazla hapis cezası almış oluyor. Bu durumda İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi, yeni bir belediye başkanı belirliyor. Eğer onlar bir seçim yapamazlar ise İçişleri Bakanı, görevlendirme yapıyor. Kesinleşme durumda hem Cumhurbaşkanı adayı olamayacak hem de belediye başkanlığından düşecek.
Belediye kanunun 45. Maddesi özellikle terör ya da terör örgütlerine yardım ve yataklık suçundan görevden uzaklaştırmadan, tutuklamadan veya kamu hizmetine yasaklamadan bahsediyor ve bu durumda İçişleri Bakanının kendisi başka bir kişi atayabiliyor. Umuyoruz ki, en kötü ihtimalle terör örgütüne yataklık olsa olabilir ama böyle bir olduğu için söylemiyorum fakat çok sayıda belediyede terör irtibatlı kişi bulunuyor gibi bir iddiayla soruşturma açılır ise orada bir daha farklı bir rejim var.
İmamoğlu’nun adaylığı kesinleştikten sonra karar kesinleşirse ne olur?
Bu durumda yerine yeni birini koyamıyorsunuz. Kanunun 12. Maddesi, olurda bir şekilde resmi gazetede adaylar bunlar demişsek artık bundan sonraki eksilmeler, değişiklik getirmez. Yeni bir aday getirdik gibi bir durum olmuyor. Dolayısıyla böyle bir risk var. Aday gösterdiniz hemen ardından Yargıtay kesinleştirdi bu durumda artık geçmiş olsun. Belki bir üçüncü adayınız var ise onu bilemem o bir stratejidir. Orada da başka riskler var. İkinci bir olasılıkta bu şekilde aday oldu, ilk tura yapıldı ve kimse seçilemedi. İkinci tura gideceğiz ama o arada karar kesinleşti bu durumda Anayasa, olurda taraflardan birinin adaylıktan düşmesi söz konusu olursa ki bu durumda oluyor üçüncü sıradaki aday ikinci tura geçer. Mesela %1 oyu olan Perinçek, üçüncü olmuş ise o ikinci tura kalmış oluyor. Bunların hepsinin Millet İttifakı tarafından düşünülüyor olması gerekiyor.”